19 Kasım 2009 Perşembe

Çok Eskilerden Bir Sayfa

Bazen tam da mutluluğu bulduğun anda başlar kaybetme duygusu... Artık çok mtlym dediğin anda içinde birşeyler kıpırdanmaya başlamıştır bile.İşte bu noktada en önemlisi inanmaktır bence.Ne olursa olsun tüm kalbinle inanabilmek...Aslında çok da kolaydır iananmak; asıl zor olan güvenmektir.Eğer güvenemiyorsan karşındakine, hayata ya da kendine; çok da bir anlamı yoktur yaşanılanların belki de.Hep denildiği gibi'hayal edebildiğin kadar yaşarsın' tezini ben işte tam da burada değiştiriyorum.Benim içinse 'Güvenebildiğin kadar yaşarsın' geçerlidir hep.Ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşansın hayatta eğer tek bir kişiye bile güvenebiliyorsan hissettiğin tüm şeyler gerçek demektir.O kadar önemlidir ki güven tüm ilişkilerin , tüm yaşanmışlıkların en derin noktasıdır.Ben eğer güvenemezsem ne anlamı kalır ki sevmemin,ne anlamı olur ki yaşadıklarımın.İçimde en ufak bir şüphe , çok cılız bir acaba dahi varsa hiçbir önemi yoktur tüm güzelliklerin gözümde... Cesaret de önemlidir bu hayatta.Bir şeylere başlayabilmenin, hayata tutunabilmenin en güçlü , en geçerli yollarındandır.Öylesine güçlü yapışmalı ki hayata, arsızlığın öyle bir dibine vurmalı ki, hiçbir acı , keder,umutsuzluk bozmamalı bunu.Tüm bunların yanında güvenmek ve tutunabilmek için hayata, bir neden gereklidir insana.Kimisine aşk, kimisine sevgi kimisine de acı gereklidir.En masumu sevgidir bence.Hiç de önemli değildir neyi,kimi sevdiğin; eğer gerçekten sevebilecek kadar yürekliysen.En başta da cesur bir kalp sevebilir.Son zamanlarda en çok hissettiğim de bu zaten.Naif bir kalbe koca bir yürek sığdırabilmek.Hayatta birçok kez yanılırız; ama sonradan da anlarız ki öyle bir an vardır ki şu hayatta:sevginin en büyüğünü, en çoşkulusunu bile taşıyabileceğini hissedebilmek.İindeki huzur, mutluluk, heyecan ve dinginlik öyle bir taşar ki yüreğinden sen bile anlayamazsın neler yaşadığını.Öyle bir sevgiyi bulabilmek belki de zordur;ama bir de bulursan senden güçlüsü yoktur artık.Başedebilmeli insan kendisiyle,çevresiyle,herkesle bunu kaybetmemek için.En azından denemeli.Keşkelere yer olmamalı hayatta.Bir kere geliyorsak eğer dünyaya neden tutmalı neden hapsetmeli ki onca şeyi içnde?! Hiç acı yok mudur peki hayatta?Tabi ki vardır;hem de alası.Başını duvarlara vurmak, kendinden vazgeçebilmeyi,herkesi,her şeyi terk edebilmeyi ister insn bazen.İstemeli de bazen; çünkü hüzünler ve acılar olmadan anlamsızdır mutluluklar heyecanlar....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder