8 Haziran 2010 Salı

Hayatımın Kadını


Sonsuz bir fedakarlık ve sonsuzluktan da öte bir sevgi her zaman insanın kalbinin en derininde en hızlı şekilde atabilir mi?! Sanırım benim ve kardeşimin kalbinde anlatamayacağımız kadar büyük bir sevgi ve ruhlarımız sonsuza karışana kadar da var olabilecek bir aşk var. Benim hayatımın tek bir kadını var o da annem. Ne olursa olsun onunki kadar karşılıksız bir sevgi ve fedakarlık görebileceğim bir kucakta bir daha uyanabilecek miyim bilmiyorum ; ama şu bir gerçek ki bu imkansıza yakın. Herkesin annesi kıymetlidir elbette ya da herkesinki ona göre tektir ; ama o öyle bir kadınki beni çoğu zaman 'onun kadar iyi bir anne olabilir miyim acaba' telaşına sokuyor. Burda ne yazsam ne anlatsam hiçbir söz, hiçbir kelime onun bize sundukları kadar yoğun ve anlamlı olmayacaktır.O yüzden tek derdim kalıcı bir iz bırakabilmek hayatında. Tıpkı onun, küçükken başucuma bıraktığı notlar , okurken sürekli uyuyakalıp yarım bıraktığı masallar ve benden bir türlü gizlemeyi başaramadığı sürprizleri gibi. Annesinden göremediği onca şeyi bize yaşatabildiği, koca bir ailenin yükünü omuzlarına alıp annesine de annelik yapabildiği ve sadece benim değil herkesin 'Deryası':) olabildiği için ona o kadar hayranım ki. Hayatta hiçbir şeyim olmasa da biliyorum ki tanrının bana bahşettiği en güzel his annemin sonsuz sevgisi ve fedakarlığı. Sadece bunun için bile kendimi dünyanın en özeli en güzeli hissedebilirim ve umarım tüm bu biriktirdiklerimi günün birinde ben de küçücük bir kalbe verebilirim....